Kuru meyveleri sevmeyen yoktur. Çoğu insan kuru meyvenin kilo aldırdığını ya da daha çok şeker ihtiva ettiğini düşünür. Oysa bu doğru değildir. Doğru çeşidi kullandığınızda kuru meyve tazesine nazaran hem besin ihtiyacını karşılar, bazı hastalıkları önlemye yardımcı olur hem de kilo kontrolünüzü sağlar. Nasıl mı ?
KURUTULMUŞ MEYVE
Ufak bir deney yapalım. Bir fincan üzümün suyunu çıkardığımız zaman çeyreği kadar kuru üzüm kalır. Bunu kuruttuğunuz zaman ise besin değerleri içinde kaldığı gibi porsiyonda ¾ oranında küçülme olacaktır.
Meyve ve sebzeler içlerindeki su ve nemden dolayı uzun süre saklanamazlar. Çünkü su, besinleri bozan canlıların üremesi için uygun ortam yaratır.Bu zararlı ortamın yok edilmesi gıdaların bileşimindeki fazla suyun uçurulması yani kurutulmasıyla mümkündür. Satın alırken yapmanız gereken ilk kontrol içindekileri okumaktır. İlave şeker ile tatlandırılmayan ancak çok basit kurutulmuş ya da hiç katkı maddesi veya koruyucu madde içermeyen olanları tercih etmelisiniz.
Kuru meyvenin faydaları;
Kuru meyve, önerilen porsiyon tüketildiğinde kilo kontrolu sağlar.
Kuru meyve güçlü bir antioksidandır.
Yapılan araştırmada güçlü antioksidan içeren gıdalar tüketen kişiler daha düşük vücut ağırlığına sahip oluyorlar.
Kuru meyveler tazelerine kıyasla daha fazla lif içermektedir.
Örneğin; 1 fincan kuru üzüm 5,4 gr lif içerirken aynı ölçüde tazesi yanlızca 1,4 gr içerir.
Lif sadece sindirim sistemi problemlerinizi gidermekle kalmaz aynı zamanda obeziteyi, kalp krizini ve bazı kanser hastalılarını önlemeye yardımcı olur.
Avrupa gıda bilgi konseyine göre; kayısı,kuru üzüm, kuru erik ve incir gibi kurutulmuş meyveler beta karoten, E vitamini, demir, magnezyum ,potasyum ve kalsiyum içerir.
Kuru meyveleri taşımak ve saklamak daha kolay olduğu gibi kullanım alanlarıda daha geniştir. İşde, okulda , seyahatte, tatilde dilediğiniz her ortamda kuru meyve bulundurabilir ve sağlıklı atıştırmalık olarak öğün aralarında tüketebilirsiniz.
